BASINDA BİZ
Türkmenistan İçerisinde 1650 Km’lik Bir Güzergah 62 Günde Alındı
Türkmenistan İçerisinde 1650 Km’lik Bir Güzergah 62 Günde Alındı... 40 Derece Sıcaklıkta Başlayan Yolculuk Kar Yağarken Bitti...
Tonlarca ağırlığındaki malzemeler “Yük mühendisliği” hizmeti verenlerce bir yerden bir yere taşınıyor. Ancak bu yolculuklar bir zamanların kervan yolculuklarını andıran bir hız, sabır, zorluklar içinde geçiyor.
Ali Kemal Erdem'in haberi...
“Yola çıktığımızda hava sıcaklığı 35-40 dereceydi, vardığımızda kar yağıyordu…”
Bu cümleyi okuyan herkes sözü sarf eden kişinin muhtemelen ülkeleri veya kıtaları aştığını sanabilir.
Ama öyle değil.
Türkmenistan içerisinde 1650 km’lik bir güzergahın 62 günde alındığı bir yolculuğa dair dile getirildi bu sözler.
Hız devrinde geçmişteki kervanlar gibi adeta adım adım gidilen, her an bir riskin olabileceği bu yolculuklar adeta bir sabır sınavı.
Günümüzde tonlarca ağırlığındaki yükler çok özel tekniklerle ve bu işte ustalaşmış ekiplerce taşınıyor.
Hatta bu iş kendi başına bir branşa dönüşmüş durumda.
“Yük mühendisliği” olarak da adlandırılan bu işi yapanların bir araya gelerek oluşturdukları bir de birlikleri var.
Yük Mühendisliği Birliği 159 üyesi ile Türkiye'de inşaat, enerji, yenilenebilir enerji, ağır sanayi, denizcilik, gibi yük mühendisliği gerektiren kaldırma ve taşıma hizmetlerini kullanan 21 sektör ve iş koluna yük mühendisliği hizmetleri veriyor.
Ancak biz birliğin faaliyetlerinden ziyade yapılan yolculukların detayını öğrenmek için yıllardır bu işin içinde olan Ahmet Altunkum ile bir araya geldik.
Altunkum’un anlatımlarına bakılınca her yolculuğun kendi içinde ayrı bir hikayesi olduğunu ilk anda anlamak mümkün.
Tersane içinde bir yükün bir noktadan metreler öteye taşınmasının ayrı bir hikayesi olabildiği gibi 2 bin km. öteye taşınmasının bambaşka bir öyküsü bulunuyor.
Örneğin bir tersanede 1350 tonluk bir yük sadece 400 metre öteye iki günde taşınmış.
Türkmenistan’da 2015 yılında 138 ton ağırlığındaki dört parça yükün Hazar Denizi kıyısındaki Türkmenbaşı Limanı’nda 1650 km öteye taşınmasının Altunkum da özel bir yeri var. Bu seyahatin görüntülerine o günlerde kamera çekimi yapılmadığından sadece fotoğrafları olduğundan görüntülerine yer veremedik. Ancak her yolculuk birbirine yakın zorluklar da içerdiği için farklı yolculuklarda çekilmiş görüntüler Türkmenistan’daki yolculuğu gözlerde canlandırmak için yeterli…
ÜÇ KİLOMETRELİK KONVOY OLUŞTURULDU
Türkmenistan’daki taşımanın detaylarına gelince…
Güvenli taşınması için günlerce öncesinden analizlere başlandı.
Günler süren analizlerin ardından yolculuk başlayacaktı.
Bu süreçte 110 tane köprünün statik çalışmaları yapıldı. Hangi köprü üzerinden geçilebileceği, hangisinden nasıl geçileceği, geçilemezse nere yeni istihkam köprülerinin yapılması gerektiği, nehir ırmakların geçişinde dolgu yapılması gereken bölgeler, kaldırılması gereken köprüler tek tek hesaplandı.
Büyük bir kısmı çöl olan Türkmenistan’da üç kilometreye ulaşan bir konvoyla 5-10 km. hızla yol alınıyordu.
KONTEYNERLERDE SÜREN YAŞAM
Yol boyunca türlü mücadeleler oluyordu.
Çok yavaş gidildiğinden kimi zaman yolda kalma sorunu oluyordu.
Çöl coğrafyasında kalacak yer bulma imkanı yoktu.
Konvoyun arkasındaki taşınan iki konteyner evde kalınıyor, yemekler konteyner mutfakta pişiriliyor, banyo, tuvalet ihtiyaçları yine bu amaçla hazırlanmış konteynerlerde gideriliyordu.
Tüm bunlar için temiz ve kirli su tankerleri de konvoyu takip ediyordu. Tabii ki mazot dolu tankerde araçların yakıt ihtiyacını gideriyordu.
Yolculuk Ağustos’ta başladığında sıcaklıklar 35-40 dereceyi buluyordu.
Ekim’de bittiğinde varılan noktada sıcaklıklar eksinin altına düşmüş ve kar yağıyordu.
62 günde mevsimler değişmişti.
SOSYAL HAYAT BİLE YOLCULUKTA YAŞANIYOR
Tabii yolculuklar da sadece teknik değil insanlardan kaynaklanan sorunlar da bitmiyor.
Altunkum,”Bir yerden geçiyorsunuz. Köylünün arazisi oluyor. Buradan geçemezsiniz diyor. Bu sefer onu ikna etmeye çalışıyorsunuz” anlatıyor karşılaşılan sorunlardan birini.
Yolculuk uzun olunca sosyal hayatı da bu yolculuğun içine sığdırmak gerekiyor.
Akşamları ekibi bir araya getirmek, az da olsa kafalarını dağıtıp eğlenmelerini sağlayacak sosyal etkinlikler de yolculukların bir parçası.
11 TANE KÖPRÜDEN GEÇMEK İÇİN YENİ KÖPRÜ
Ağır yük yolculuklarının en büyük özelliği bazen bizzat yolunu kendinin yapmak zorunda kalınması.
Tonlarca ağırlıktaki yolu kaldırmaya her yol ve köprü yetmiyor.
Altunkum, bu durumu “11 tane köprü geçiyorsunuz hiçbiri çalışmıyor. Kendimiz çelik panel köprüyü imal ettik. Otoyolları kesiyorsunuz. Çelik panel köprü üzerinden geçip onu başka bir köprüye yetiştiriyorsunuz. Gerekirse köprüyü kaldırıyorsunuz. İzmir'de üst geçit vardı altından geçemiyorduk kaldırdık tekrar yerine koyduk” diye anlatıyor bu çalışmaları.
HATA KABUL ETMEYEN BİR İŞ
Altunkum, “O kadar çok anlatacak şey var ki”diyor. Gerçekten her yolculuk bir macera ve risk. Yapılan iş neredeyse hata kabul etmiyor. En ufak hata telafisi büyük zararlara neden olabiliyor. Tabii ki insanlar her meslekte olduğu gibi zaman içinde bu işte de ustalık kazanıyor ve çözümler biliyor.
Ancak bir ürünü üretmek kadar onun bir yerden taşınması da önemli. Pek azımızın aklına tonlar ağırlığındaki bir yükün nasıl bir yerden bir yere getirilebildiği sorusu gelmiştir. Bu